Eşsiz mimarileri ve güzellikleriyle yüzyıllara meydan okuyan Venedik ve Salzburg, Avrupa’nın iki önemli şehri. İki şehir de kış aylarında önemli etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Maskeleri ve rengarenk kıyafetleriyle Venedik Karnavalı, Mozart’ın ezgileriyle Mozart Haftası sayesinde her yıl milyonlarca insan bu şehirlere akın ediyor. Avrupa’da kış rotası için fikir istiyorsanız bu yazı tam sizlik.
Kışın nereye gideyim, diye düşünüyorsanız iki şehir de hem festivalleri hem de güzellikleriyle en iyi iki adresi.
KARNAVAL ŞEHRİ VENEDİK
Dünyanın en güzel, en bilinen şehirlerinden biri Venedik’i anlatmak kolay değil. Herkesin güzelliği konusunda hem fikir olduğu Venedik, ihtişamlı mimarisi ve sanat eserleri dolu saraylarıyla görenleri kendine hayran bıraktıran yerlerden. 2000 yıllık geçmişinde her zaman sanatın ve kültürün merkezi olmayı başarmış.
Bir eşi benzeri olmayan şehir, yüzyıllara dayanıklı akçaağaçtan yapılmış kazıkların üzerine inşa edilir. Sonuç olarak, şehri bir ağ gibi saran kanallar ve sayısız köprülerden oluşan dünyanın en estetik şehirlerinden biri çıkar ortaya. Büyük Kanal’ın ikiye ayırdığı şehirde ünlü San Marco Meydanı ve gösterişli Rialto Köprüsü iki ana merkezi oluşturuyor. Şehrin kalbi diyebileceğimiz San Marco Meydanı, aynı zamanda görülmesi gereken yerlerin de toplandığı alan. San Marco Bazilikası, Dükler Sarayı, Çan Kulesi, Marciano Müzesi, Correr Müzesi burada yer alıyor.
9. yüzyılda inşa edilen San Marco Bazilikası Venedik’in en eski kilisesi. Bir zamanlar İstanbul’dan getirilen Aziz Mark’ın Atları buranın girişinde sergileniyor. Etkileyici mimarisi ve paha biçilemez sanat eserleriyle dolu Dükler Sarayı, Venedik’in tüm ihtişamının sergilendiği yerlerden.
Karnaval için milyonlarca kişi akın ediyor
Venedik’i eşsiz kılan en önemli şeylerin başında Venedik Karnavalı geliyor. Ortaçağda zafer kutlaması olarak başlayan aynı zamanda Paskalya’ya hazırlık anlamına gelen etkinliğin bugünkü halini alması 1979 yılında olur. Aslında tüm İtalya’da kutlanan karnavalın en renkli hali Venedik’te gerçekleşiyor. Her yıl milyonlarca kişinin akınına uğrayan karnavalda kadınlar birbirinden etkileyici kabarık etekli balo elbiselerini, erkeklerse beyaz peruklar ve işlemeli ceketleri tercih ediyor.
Karnavalın en önemli özelliği bugün Venedik’le özdeşleşen maskeleri. Tarihi 13. yüzyıla kadar uzanan maske geleneği o yıllarda farklı sınıfların kaynaşması amacıyla kullanılmaya başlanmış. Bir zamanlar yasaklanan maskelerin sadece karnaval zamanı kullanılmasına izin verilirmiş. Karnaval sırasında maskelerin en farklı ve etkileyici tarzlarını görebiliyorsunuz. Düzenlenen yarışmalarla da o yılın en güzel maskeleri seçiliyor.
Bu sene 8-25 Şubat (2020) tarihlerinde kutlanacak olan Karnaval, her yıl “Meleğin Uçuşu” gösterisi ve bir yat yarışı ile başlıyor. Kartalın Uçuşu ve Aslan Uçuşu gibi önemli törenlerin yanı sıra şehrin tamamında birçok etkinlikler düzenleniyor.
MOZART EŞLİĞİNDE SALZBURG
Tepelerle çevrili coğrafyası, daracık sokakları, geniş meydanlarıyla Barok şaheseri bir şehir, Salzburg… Bir zamanlar tuz ticaretinin getirdiği zenginlik ve gücün sağladığı görkemli bir mirasa sahip. Şehrin siluetlerini oluşturan katedraller, kuleler ve tepelere kurulu kalesi bu mirasın mimariye yansımış hali adeta… Salzburg’un bugün sıkı sıkıya sarıldığı diğer mirasıysa müzik dehası Amadeus Mozart.
Şehrin tarihinde önemli rol oynayan başpiskopos-prensler ortaçağda şehri Barok şaheserlerle donatır. Şehre damgasını vuran Başpiskopos-prens Wolf Dietrich von Raitenau İtalya’dan aldığı ilhamla bugün şehrin sembolü olan birçok eseri inşa ettirir. Salzburg Katedrali, Residenzplatz, Mirabell Sarayı bunlardan sadece birkaçı.
Ortaçağdan bozulmadan günümüze kalmış Salzburg’un şehir planında meydanların önemi büyük. Mozart Heykeli’nin süslediği Mozartplatz; Residenz Sarayı ve Residenz Çeşmesi’nin yer aldığı Residenzplatz; ünlü Sphaera Heykelinin bulunduğu Kapitelplatz, katedrali ve Meryem Heykeli ile Domplatz bunların en önemlileri.
Avrupa’nın en iyi korunmuş kalesi
Festungsberg Tepesi’nde yeşillikler içerisine inşa edilen Hohensalzburg Kalesi Avrupa’nın en iyi korunmuş kalelerinden biri. Başpiskopos Dietrich’in sevgilisi ve çocukları için yaptırdığı Mirabell Sarayı ve Bahçesi ise şehrin en renkli köşelerinden. Salzburg’un geçmişinde önemli yer oynayan 1965 yapımlı “Sound of Music” (Neşeli Günler) filmine sahne olmuş bu bahçe.
Rengarenk ve hareketli Getreidegasse Caddesi, hediyelik eşya dükkanları, ünlü markaların mağazaları ve kafelerin yanı sıra Mozart’ın doğduğu 9 numaralı ev ile oldukça popüler. 1756 yılında doğduğu ve daha sonra ailece yaşadıkları iki ev müzeye dönüştürülmüş. Şehrin neresine giderseniz gidin bir şekilde Mozart ismine rastlıyorsunuz; çikolatadan anahtarlığa, parfümden festivale kadar her şey onun adıyla anılıyor.
1956 yılından beri düzenlenen Mozart Haftası ise kış aylarının en önemli etkinliği. Mozart’ın doğum günü olan 27 Ocak haftasında gerçekleşen festivalde konser, opera ve söyleşi gibi pek çok etkinlik düzenleniyor. Dünyanın birçok yanından gelen müzisyenler yine dünyanın her yanından gelen seyirciler için sahne alarak Mozart’ın eserlerini seslendiriyorlar. Bu yıl 23 Ocak- 2 Şubat 2020 tarihlerinde gerçekleşecek festivalin açılış konserini Salzburg Mozarteum Orkestrası yapıyor.
Karnaval fotoğrafları için Tolga Gümüş‘e teşekkürler.
Yorumlar kapandı...