Viyana, yalnızca Avusturya’nın başkenti değil, aynı zamanda Avrupa’nın önemli kültür, sanat ve tarih merkezlerinden biri… Habsburg İmparatorluğu’nun ihtişamlı izlerini taşıyan bu şehir, klasik müziğin melodileri, sarayların görkemi ve şık kafeleriyle her ziyaretçisine unutulmaz bir deneyim sunar. Viyana’yı keşfetmek isteyenler için detaylı Viyana gezi rehberi başlıyor.
Viyana’ya ilk gittiğimde 2003 yılıydı. Kışın öyle soğuk günleriydi ki, daha fazla üşüdüğüm tek bir gezim olmuştu, o da Kapadokya’da -20’leri gördüğümüz bir geziydi. O yüzden baştan söylemeliyim kışın Viyana’ya gidiyorsanız iki kere düşünün. İkinci gidişimse 2022 yılının ekim ayında oldu. Bana o yaşattıklarını affettirmek istercesine her yer harika sonbahar renklerine bürünmüş, arada yağmur atıştırsa da oldukça güzel bir havaya denk gelmiştim. Viyana gibi tarihi şehirleri gezmeyi seviyorsanız işin en güzel yanı neredeyse her şeyi bıraktığın gibi buluyorsun.
Konu Viyana olunca benim aklıma ilk olarak müzik sonra da kahve kültürü geliyor açıkçası. Ve o güzel sokaklarda gezerken de bunun ne kadar doğru olduğunu anlıyorsunuz. Şehir mimarisi, kokuları ve sesleriyle inanılmaz etkileyici. Köklü bir imparatorluk şehri olduğunu size iliklerinize kadar hissettiriyor.
Klasik Müziğin Başkenti
Viyana, Mozart, Beethoven ve Strauss gibi müzik dehalarına ev sahipliği yapmış bir şehir. Klasik müzik hayranıysanız burası adeta bir cennet.
- Viyana Devlet Operası (Wiener Staatsoper): Dünyanın en ünlü opera binalarından biri olan bu mekânda, muhteşem bir performans izleme fırsatını kaçırmayın.
- Musikverein: Yeni Yıl Konseri ile tanınan bu salon, müzik kalitesiyle büyüleyici.
- Mozart’ın Evi: Mozart’ın bir dönem yaşadığı bu ev, sanatçının hayatını ve eserlerini daha yakından tanımanızı sağlayacak.
Biraz tarih…
Viyana, Avrupa’nın en köklü şehirlerinden biri diyebilirim. Tuna Nehri kıyısında yer alan şehir, stratejik konumu sayesinde yüzyıllar boyunca Avrupa’nın ticaret, kültür ve siyaset merkezi olmuş.
Viyana’nın tarih sahnesine çıkışı M.Ö. 1. yüzyıla dayanıyor. Romalılar tarafından “Vindobona” adıyla bir askeri karakol olarak kurulan şehir, imparatorluğun çöküşünün ardından Bavyera ve Slav topluluklarının etkisi altında kalır. 12. yüzyılda Babenberg Hanedanı’nın yönetimi altında hızla büyüyerek ticaret merkezi haline gelir.
13. yüzyılda Habsburg Hanedanı’nın egemenliği altına giren Viyana, Kutsal Roma-Cermen İmparatorluğu’nun başkenti olur. Bu dönem, şehrin Avrupa siyasetinin merkezi haline geldiği, sanatta ve mimaride altın çağını yaşadığı bir dönemdir.
Osmanlı İmparatorluğu 1529 ve 1683 yıllarında iki kere Viyana kapılarına kadar gitse de ikisinden de elleri boş döner. 1683’teki II. Viyana Kuşatması, Avrupa tarihinde dönüm noktası olmuştur ve artık Osmanlı’nın Avrupa’daki ilerleyişi son bulmuştur.
18. ve 19. yüzyıllarda Barok mimarisinin zirveye ulaştığı Viyana, “Avrupa’nın müzik başkenti” unvanını kazanır. Mozart, Beethoven ve Strauss gibi ünlü besteciler bu dönemde şehri sanatın kalbi haline getirir.
19. yüzyılda Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun başkenti olarak Viyana, çok uluslu bir imparatorluğun yönetim merkezi haline gelir. Ancak 1918’de I. Dünya Savaşı’nın ardından imparatorluk çöker ve Avusturya Cumhuriyeti kurulur.
II. Dünya Savaşı sırasında ağır bombalanan Viyana, savaşın ardından müttefik güçler tarafından işgal edilir. 1955’te Avusturya’nın tarafsızlığını ilan etmesiyle bağımsızlığını kazanır.
Günümüzde Viyana, Avrupa Birliği’nin önemli başkentlerinden biri ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi merkeziyle sanat, müzik ve kültürün modern yüzü olmaya devam ediyor.
ViYANA GEREKLİ BİLGİLER
Viyana’ya nasıl gidilir?
Uçakla;
Türkiye’den en hızlı ve konforlu ulaşım seçeneği uçak. İstanbul’dan Viyana’ya direkt uçuşlar yaklaşık 2 saat 15 dakika sürüyor. THY, Pegasus, Avusturya Havayolları gibi firmaların direk seferlerini kullanabilirsiniz. Önceden planlarsanız havayollarının kampanya dönemlerinde gayet uygun fiyata bilet bulmak mümkün oluyor. Avrupa şehirlerinden aktarmalı seferleri de kullanabilirsiniz.
Uygun fiyatlı UÇAK BİLETİ için burayı kontrol edebilirsiniz.
Şehir Merkezine Ulaşım
- CAT (City Airport Train): Şehir merkezine (Wien Mitte) 16 dakikada ulaşıyor.
- S-Bahn (S7 Treni): Daha ekonomik bir seçenek olan bu trenlerle şehir merkezine yaklaşık 25 dakikada gidebiliyor.
- Taksi veya özel transfer: Yaklaşık 30-40 dakikada şehir merkezine ulaşılıyor.
Trenle;
Doğrudan İstanbul’dan trenle Viyana’ya gitmek mümkün olmasa da Avrupa’daki şehirler üzerinden aktarmalı olarak seyahat edebilirsiniz. Mesela İstanbul – Sofya treni bunlardan biri… Sofya’ya ulaştıktan sonra Bulgaristan’dan Avrupa’daki tren ağına bağlanmanız çok kolay olacak.
Otobüsle;
Otobüs ile Türkiye’den Viyana’ya seyahat etmek uzun sürse de mümkün… Hem de ekonomik bir alternatif. Türkiye’den Viyana’ya uluslararası otobüs seferleri düzenleyen firmalar var. Ancak yolculuğun yaklaşık 20-30 saat kadar sürdüğü aklınızda olsun.
Arabayla;
Özel araçla bir yol macerası yaşamak istiyorsanız İstanbul’dan Viyana’ya yolculuk, güzergâha bağlı olarak yaklaşık 14-16 saat sürüyor ve mesafe ise ortalama 1.400-1.600 kilometre.
En çok tercih edilen rota; Türkiye – Bulgaristan – Sırbistan – Macaristan – Avusturya rotası. Ancak bunun için Schengen vizesi ve aracınız için yeşil sigorta (uluslararası sigorta) gerektiği aklınızda olsun.
Araç kiralamak böyle bir mesafe için çok mantıklı bir tercih değil. Viyana’da da şehir içerisinde araç çok işinize yarayamayacak, hatta külfet olacak. Ancak şehir dışına çıkmayı düşünüyorsanız uygun fiyatlı ARAÇ KİRALAMAK için buradan güncel fiyatlara bakabilirsiniz.
Viyana’ya ne zaman gidilir?
İlk söylediğimi tekrar hatırlatmak istiyorum, Avusturya ocak-şubat aylarında çok soğuk oluyor. Soğuktan yana bir sorun yaşamam diyorsanız bu ayları düşünebilirsiniz ama bana göre en güzel zaman nisandan başlayıp kasım başına kadar uzatılabilir. Havaların güzelleştiği bu dönemde gezmek de keyif verecek size. Ağaçlarla, çiçeklerle dolu şehirde bu dönem de bir başka güzel oluyor. Yaz aylarındaysa temmuz-ağustos ayları sıcaklıkların arttığı bir dönem ve fazlaca turist olabiliyor.
Soğuğa rağmen gitmenizi önereceğim bir dönem var, o da Noel (Christmas) dönemi. Bu dönemde neredeyse tüm Avrupa’da olduğu gibi şehir rengarenk bir döneme giriyor ve insanlar sokaklara taşıyor. Viyana’da Noel pazarları genelde kasım ayının 15’inde açılmış oluyor ve yine birçok yerde Noel günü kapanıyor. Ancak şehrin birçok yerinde pazarlar açıldığı için hepsinin açılış tarihleri farklı. Kesin tarihleri gideceğiniz sene mutlaka kontrol edin.
Bu arada festival seviyorsanız ve müzik benden sorulur diyorsanız Donauinselfest zamanı şehir yine inanılmaz çoşkulu oluyor. Haziran ayından düzenlenen festivalin tarihleri ve detaylar için kendi sayfasına bakmanızı tavsiye ederim.
Viyana’da ne kadar kalınır?
Viyana küçük bir şehir olsa da sundukları çok fazla. Gezilecek yerleri, yeme-içme imkanları, gece hayatıyla keyifle vakit geçireceğiniz bir şehir. Ben o yüzden en az üç gecelik bir planlamanın iyi olacağını düşünüyorum. Daha uzatmak isterseniz 5 gün Viyana için yeterli olacaktır. Müzelerde çok vakit geçirmeyi sevmiyorsanız bir hafta sonu planına bile sığdırabilirsiniz.
Viyana’da nerede kalınır?
Viyana’da konaklama için her bütçeye ve zevke uygun pek çok seçenek bulunuyor. Şehrin bölgelere ayrılmış yapısı, tercih edeceğiniz bölgeyi ilgi alanlarınıza ve bütçenize göre seçmenizi kolaylaştıracak.
Viyana’da kalmak için hangi bölgeyi seçmeli?
Tarihi ve turistik yerlere yakın olmak istiyorsanız: Innere Stadt (1. Bölge)
Daha ekonomik konaklama arıyorsanız: Margareten (5. Bölge)
Sanat ve modern yaşamı keşfetmek istiyorsanız: Neubau (7. Bölge)
Doğayla iç içe bir konaklama istiyorsanız: Leopoldstadt (2. Bölge)
Tüm VİYANA OTELLERİ için buraya bakabilirsiniz.
Daha detaylı bölge açıklamaları ve konaklama önerilerim için VİYANA’DA NEREDE KALINIR? yazıma göz atabilirsiniz.
Artık Viyana gezi rehberi için hazırladığım Viyana’da gezilecek yerlere detaylıca bakabiliriz.
VİYANA GEZİ REHBERİ – VİYANA GEZİLECEK YERLER
Hofburg Sarayı (Hofburg Palace)
Viyana’nın tarihi merkezinde yer alan Hofburg Sarayı, hanedanın 600 yıl boyunca ikamet ettiği görkemli bir saray. Dünyanın en büyük saray komplekslerinden de biri aynı zamanda. Sarayın içinde İmparatoriçe Sisi Müzesi, İmparatorluk Daireleri ve Avusturya Ulusal Kütüphanesi gibi önemli noktaları gezebiliyorsunuz. Bir kısmı halen devlet başkanının resmi ikemetgahı. Her köşesinde tarihin izlerini hissedeceğiniz bu yapı, Viyana’nın ihtişamını gözler önüne sermeye yetecektir sanırım.
Size uzun sıraları beklemeden sarayı gezme fırsatı veren REHBERLİ TURLAR için buraya göz atabilirsiniz.
Schönbrunn Sarayı (Schönbrunn Palace)
UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Schönbrunn Sarayı, barok mimarinin muhteşem bir örneği. İmparatoriçe Maria Theresa’nın yazlık sarayı olan bu kompleksi gezerken, büyüleyici bahçeleri, dünyanın en eski hayvanat bahçelerinden biri olan Schönbrunn Hayvanat Bahçesi ve Gloriette isimli muhteşem manzara noktalarını da görebiliyorsunuz.
Sarayın içerisinde 1000’den fazla oda bulunuyor ancak bunların sadece 40 kadarı gezilebiliyor.
Konumu şehir merkezinden birazcık uzak olsa da toplu taşıma ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Metro, tram ve otobüsle saraya ulaşmak mümkün.
REHBERLİ TUR ile gitmek isterseniz sıra beklemeden girme şansınız var. Detaylara linkten bakabilirsiniz.
Aziz Stefan Katedrali (St. Stephen’s Cathedral)
Viyana’nın tartışmasız sembollerinden biri olan Aziz Stefan Katedrali gotik sanatının en güzel örneklerinden biri. Şehrin tam kalbindeki konumuyla hem dini hem de kültürel açıdan önemli bir yere sahip. Yüksek kuleleri, zarif taş oymaları ve renkli vitraylarıyla insanı büyülüyor adeta. Yeraltı Mezarları, çanı, çatı kaplaması ve altarı görülmeye değer yerler.
Geçmişi 12. yüzyıla kadar uzanan yapı, 1304 ile 1511 yılları arasında inşa edilmiş. Ancak II. Dünya Savaşı sırasında ağır hasar gören katedral sonrasında titizlikle restore edilerek tekrar ibadete ve ziyaret açılmış.
Giriş ücretsiz (Bazı bölümler için ücret ödemeniz gerekebilir.)
Belvedere Sarayı (Belvedere Palace)
Burası da Viyana’da görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Özellikle sanatseverler için Belvedere Sarayı, mutlaka görülmesi gereken bir durak. Çünkü sarayın içindeki Avusturya Galerisi, Gustav Klimt’in dünyaca ünlü eseri The Kiss (Öpücük) tablosuna ev sahipliği yapıyor. Tabii ki, sadece Öpücük tablosu değil, içeride daha birçok başyapıtı görme şansınız olacak.
Saray üç bölümden oluşuyor;
Upper Belvedere; Barok mimariye sahip 800 yıllık binada Klimt, Schiele, Funke, Messerschmidt ve Van Gogh gibi sanatçıların eserlerini görebilirsiniz.
Lower Belvedere; Prens Eugene’e ev sahipliği yapan bina tüm dönemlere ait eserleri görebileceğiniz gibi orta çağdan kalma Saray Ahırları da görülmeye değer.
Belvedere 21; bu binadaysa Avusturyalı ve uluslararası sanatçıların eserlerinden oluşan geniş bir koleksiyonu görebilirsiniz.
Giriş ücreti: 3 bölümü ziyaret ederseniz yetişkin bilet ücreti 28,20 Euro – Kiss tablosunun olduğu Upper Belvedere bölümü için tek bilet alırsanız 17,50 Euro.
Belvedere Sarayı’na ONLINE BİLET almak için buraya göz atabilirsiniz.
Müzeler Bölgesi (Museums Quartier)
Viyana’daki Museum Quartier (MQ), dünyanın en büyük sanat ve kültür komplekslerinden biri olarak gösteriliyor. Kültür merkezi 60.000 metrekarelik bir alana yayılıyor. Bu eşsiz kültür merkezi hem tarihi hem de modern mimariyi bir araya getirerek ziyaretçilere sanat, mimarlık, tasarım ve eğlence dolu bir deneyim yaşatıyor.
MQ’nun bulunduğu alan, 18. yüzyılda İmparator VI. Karl tarafından Habsburg Kraliyet Sarayı’nın at ahırları olarak kullanılmış. 1998’de başlayan restorasyon çalışmaları sonucunda alan, modern bir kültür merkezine dönüştürülmüş ve 2001 yılında halka açılışı yapılmış.
Yaz ayları boyunca açık havada birçok etkinlik düzenleniyor. Kış aylarındaysa Noel pazarları ve buz pistiyle şehrin yine ilgi odaklarından biri oluyor. Farklı etkinlikler için müzenin etkinlik sayfasını kontrol edebilirsiniz.
Burada yer alan müzeler:
Modern Sanat Müzesi (MUMOK): Modern ve çağdaş sanata odaklanıyor. Pablo Picasso, Andy Warhol gibi sanatçıların eserlerini burada görebiliyorsunuz.
Leopold Müzesi: Avusturya’nın en büyük modern sanat koleksiyonlarından biri burada sergileniyor. Egon Schiele, Gustav Klimt ve Oskar Kokoschka gibi sanatçıların eserleri burada görebileceğiniz eserlerin başında geliyor.
Kunsthalle Wien: Burası dönüşümlü sergilere ev sahipliği yapıyor. Çoğunlukla çağdaş sanat ve görsel medya odaklı etkinlikler düzenleniyor.
Tasarım Forumu (designforum Wien): Endüstriyel tasarım, grafik ve moda gibi alanlarda Avusturya tasarımının en iyi örneklerini sergilendiği bir mekân.
İspanyol Binicilik Okulu (The Spanish Riding School)
İspanyol Binicilik Okulu, dünyanın en eski ve en prestijli binicilik kurumlarından birisi. 450 yıldan uzun bir geçmişe sahip olan bu okul, Avusturya’nın zarif kültürel mirasının bir sembolü olarak kabul ediliyor. Hofburg Sarayı’nda yer alan okul, Lipizzan atlarının sanatsal ve klasik binicilik gelenekleriyle eğitildiği yer olarak dünya çapında ünlenmiş.
1572 yılında kurulan İspanyol Binicilik Okulu, adını İspanyol at ırklarından almış. Habsburg Hanedanı, bu üstün yetenekli atları Viyana’ya getirerek asil bir binicilik geleneği başlatmış. 16. yüzyılda geliştirilen bu asil at ırkı, İspanyol, İtalyan ve Arap atlarının bir karışımı ve zarif hareketleriyle biliniyorlar.
Burada binicilik, askeri bir teknikten sanatsal bir gösteriye dönüştürülmüş, klasik binicilik “haute école” olarak adlandırılan yüksek sanat formuna evrilmiş. Lipizzan atlarının müzik eşliğinde gerçekleşen günlük egzersizlerini izlemek mümkün.
Sabah egzersizleri genellikle daha uygun fiyatlı oluyor. Gösteriler ve REHBERLİ TURLAR için biletleri önceden satın almanızda fayda var. Özellikle yoğun sezonlarda istediğiniz tarihe bilet bulmanız zor olabilir.
Rathaus Belediye Binası
Şehrin belediye binası olmak için bence çok güzel ama gerçekten de öyleymiş. 1883 yılında yapımı tamamlanan bina aktif olarak belediye hizmetleri için kullanılıyor ancak belirli gün ve saatlerde binayı gezmek mümkün. Pazartesi, çarşamba ve cuma günleri, 13.00’te ziyarete açılıyor. Ancak resmi toplantılar varsa bugünlerde kapalı olabiliyor. İçeri giremeseniz bile bina dışardan da çok etkileyici. Kışın Noel pazarlarından biri buranın önüne kuruluyor.
Karşısında da oldukça güzel bir park var. Park yaz akşamları açık hava sinemasına dönüşüyor. İster gündüz gelip yeşillikler arasında kahvenizi için isterseniz akşamları gelip film izleyin.
Kugelmugel
Kugelmugel, Viyana Prater Parkı’nın yakınında yer alan, sıra dışı bir sanat enstalasyonu ve mikro ulus olarak tanımlanan, küresel bir yapı. Bu ilginç yapı, sadece mimari açıdan değil, aynı zamanda siyasi ve kültürel hikayesiyle de dikkat çekiyor. Kugelmugel Cumhuriyeti adıyla bilinen bu proje, özgün bir sanatsal ifade biçimi olarak ortaya çıkmış.
Kugelmugel, Avusturyalı sanatçı Edwin Lipburger tarafından 1970’lerde tasarlanmış ve inşa edilmiş. Lipburger sanat eseri olan bu küreyi daha sonra kendi bağımsız ülkesi olarak ilan etmiş ve yapıyı “Kugelmugel Cumhuriyeti” olarak adlandırmış. Ancak bu, Avusturya hükümeti tarafından pek tanınmamış. Hatta Avusturya hükümetiyle hukuki sorunlar yaşadığı için bir süre hapis yatmış.
Kugelmugel genellikle dışarıdan görülebiliyor. Zaten çok küçük olan iç mekânı sadece belirli etkinlikler için açılıyormuş.
Sigmund Freud Müzesi (Sigmund Freud Museum)
Avusturyalı Sigmund Freud’a adanan bir müze burası. Viyana’da uzun bir dönem bu binada yaşadığı için burası daha sonra müzeye çevrilmeye karar verilmiş. Psikanaliz yöntemini ilk bulan kişi olan Freud ile ilgili yazılar, kitaplar ve çalışmalarına dair birçok bilgiyi burada bulabilirsiniz.
Viyana Sanat Tarihi Müzesi (Kunsthistorisches Müzesi)
Sanat Tarihi Müzesi, Avrupa’nın en büyük ve en önemli sanat müzelerinden biri olarak gösteriliyor. 1891 yılında İmparator Franz Joseph tarafından açılan bu ihtişamlı müze, Habsburg Hanedanı’nın etkileyici sanat koleksiyonlarına ev sahipliği yapıyor. Şehrin kalbindeki Maria-Theresien-Platz’da yer alan bina hem mimarisi hem de sergilediği eserlerle Viyana’da en çok ziyaret edilen müzeler arasında yer alıyor.
İçerisinde Peter Paul Rubens, Rembrandt, Caravaggio, Titian, Diego Velázquez, ve Raphael gibi ustaların eserleri bulunuyor. En ünlü eserlerden biri Vermeer’in “The Art of Painting” adlı tablosu. Ayrıca Eski Mısır heykelleri, lahitler, hiyeroglifler; Yunan, Roma ve Etrüsk dönemlerine ait bronz heykeller, mücevherler ve Habsburg ailesine ait değerli eşyalar burada görebileceğiniz diğer önemli eserler.
Viyana Devlet Operası (Wiener Staatsoper)
Viyana Devlet Operası sadece Viyana’nın değil, dünyanın en ünlü opera binalarından birisi. 1869 yılında açılan bu görkemli yapı, klasik müzik ve opera dünyasında önemli bir yeri sahip. Binayı, mimarisi, sanatsal geçmişi ve günümüzdeki etkileyici performanslarıyla gezinizde mutlaka görülmesi gereken yerler arasına koymalısınız. Hatta önceden ayarlayabilirseniz burada bir gösteri izlemek de unutulmaz bir deneyim olur. İlk gidişimde burada bir bale izleme şansım olmuştu.
Opera binası, Viyana’nın Ringstrasse bölgesinin genişletilmesi sırasında 1861-1869 yılları arasında inşa edilmiş. İlk performans ise Mozart’ın “Don Giovanni” operasıymış. Bina, başlangıçta halktan eleştiri almış ancak zamanla Viyana’nın simgelerinden biri haline gelmiş.
Devlet Operası, her yıl 350’den fazla performans sergileniyor ve bunlar arasında Mozart, Beethoven, Strauss ve Wagner gibi ustaların eserleri sıklıkla yer alıyor. Barok tarzında tasarlanmış görkemli salon 2284 kişilik.
Bina ile ilgili söylemem gereken en önemli şeylerden biri de ünlü Viyana Opera Balosu’nun da burada yapıldığı. Her yıl şubat ayında düzenlenen bu etkinlik, dünyanın en prestijli balolarından birisi. Şehrin yüksek sosyetesi ve uluslararası ünlülerin katıldığı bu etkinlik, uzun yıllardır etkisini kaybetmeden halen devam ediyor.
Gösteri dışında binayı turlarla da gezmek mümkün. REHBERLİ TURLAR için buraya göz atabilirsiniz.
Ringstrasse (Bulvarı)
Şehrin kalbinde yer alan cadde adeta bir açık hava müzesi niteliğinde ünlü bir bulvar. 19. yüzyılda İmparator Franz Joseph tarafından planlanan bu görkemli yol, Viyana’nın tarihi dokusunu keşfetmek için en ideal rotalardan sayılabilir. Yaklaşık 5,3 kilometre uzunluğunda olan Ringstrasse, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi bölgenin önemli bir parçası aynı zamanda.
1857’de İmparator Franz Joseph, Viyana’yı modernleştirme projesi kapsamında eski şehir surlarını yıkarak yerine bu görkemli bulvarı inşa ettirmiş. İnşa ettirirken de amacı Viyana’yı diğer başkentler gibi modern ve görkemli hale getirmekmiş. Burada yürüdüğünüzde amacına ulaştığını da görüyorsunuz aslında.
Cadde üzerinde Hofburg Sarayı, Viyana Devlet Operası, Viyana Parlamento Binası, Doğa ve Tarih müzeleri, Viyana Üniversitesi, Votiv Kilisesi, Volksgarten, Burggarten gibi şehrin önemli duraklarını görebiliyorsunuz.
Dilerseniz de caddeyi içerisinde sesli tanıtım olan TRAMVAYLAR ile gezebiliyorsunuz.
Hundertwasser Evi
Hundertwasser Evi (Hundertwasserhaus), Viyana’nın en sıra dışı ve renkli cazibe merkezlerinden biri… Belki de bu benzer ruh halini ancak Barselona’da Gaudi’nin inşa ettiği binaları gezerken hissedersiniz. Avusturyalı sanatçı Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarlanan bu apartman kompleksi, alışılmış mimari anlayışına meydan okuyan bir sanat eseri.
1983-1985 yılları arasında inşa edilen yapı hem sanat hem de ekolojik tasarım açısından önemli bir eser. Viyana’ya gelenlerin mutlaka uğradığı bu renkli binalar doğaya uyumlu, özgür ve organik bir yaşam alanı yaratma hayaliyle ortaya çıkmış.
Binanın dış cephesi adeta bir renk şöleni gibi. Parlak renkler, farklı desenler ve seramik detaylar oldukça dikkat çekici. Her pencerenin ve kapının benzersiz bir tasarımı var ve hiçbiri bir diğerine benzemiyor. Apartmanların içinde de düz çizgilere rastlanmıyor, zeminler bile dalgalı…
Binanın etrafı da oldukça renkli, kafe ve hediyelik eşya dükkanları gibi vakit geçirebileceğiniz birçok yer mevcut.
Özel mülk olduğundan içerisine giriş serbest değil ama dış alan ücretsiz gezilebiliyor.
Mozart Evi (Mozarthaus Vienna)
Viyana’da Wolfgang Amadeus Mozart’ın yaşamına ve çalışmalarına adanmış önemli bir müzelerden biri de burası. Mozart’ın Viyana’daki tek korunmuş evi olan bu bina, aynı zamanda onun 1784-1787 yılları arasında yaşadığı ve en üretken dönemini geçirdiği yer olarak biliniyor. Bu tarihi mekan, Mozart’ın yaşam tarzını, eserlerini ve Viyana’daki etkisini derinlemesine anlamak isteyen ziyaretçiler için güzel bir durak.
3 katlı binanın ilk katında Mozart’ın yaşam alanını, 2. katta eserleriyle bağlantılı enstrümanları, notaları, 3. kattaysa Mozart’ın kültürel mirasıyla ilgili multimedia sunumları ve sergileri gezebilirsiniz.
Albertina Modern
Albertina Modern, Viyana’daki modern ve çağdaş sanat eserlerinin sergilendiği önemli müzelerden biri. 2020 yılında açılan bu modern sanat galerisinde hem Avusturya hem de uluslararası sanat sahnesinde öncü sanatçıların eserleri yer alıyor.
Giriş Ücreti: Yetişkinler için 15,90 Euro
Müzik Evi (House of Music)
Viyana House of Music (Haus der Musik), ziyaretçilerin sanatı ve müziği derinlemesine keşfetmelerine olanak tanıyan bir müze. 2000 yılında açılan bu interaktif müzede klasik müzikten Viyana Filarmoni Orkestrası’na ve şehrin müzik kültünden Bethoven’a kadar birçok bilgiyi öğrenme şansınız olacak. Binanın kendisi, 1725 yılında inşa edilen bir palasın restorasyonu sonucunda müze haline getirilmiş.
Giriş ücreti: Yetişkinler için giriş ücreti 15 Euro
Naschmarkt (Pazarı)
Naschmarkt, şehrin en ünlü açık hava pazarlarından biri olarak hem yerel halkın hem de turistlerin gözdesi. Yaklaşık 1,5 kilometre uzunluğundaki bu pazar, renkli atmosferi, zengin kültürel çeşitliliği ve lezzet dolu tezgahlarıyla benim en sevdiğim yerlerden biri oldu. 16. yüzyıldan bu yana varlığını sürdüren Naschmarkt, Viyana’nın mutfak ve alışveriş dünyasının kalbi sayılıyor. Burası alışveriş için olduğu kadar bir şeyler atıştırmak için ideal bir yer. Akşam saatlerinde tezgahlar kapansa da yeme-içme mekanları geç saate kadar açık oluyor. Oldukça renkli ve eğlenceli bir alan…
Mariahilfer Caddesi (Mariahilfer Straße)
Viyana’nın en ünlü alışveriş caddelerinden biri olup şehrin merkezine yakın bir şekilde konumlanmış. Mariahilfer Caddesi, Viyana’nın modern ve canlı kesimini temsil ediyor. İsmiyse 14. yüzyılda inşa edilen Maria Hilf Kilisesi’nden geliyor.
Caddede giyimden ayakkabıya, mücevherden ev eşyasına kadar geniş bir ürün yelpazesi bulunuyor.Viyana’nın en eski alışveriş merkezlerinden biri olan Mariahilfer Passage da burada.
Prater Parkı (Prater)
Viyana, yalnızca tarih ve sanatla değil, aynı zamanda yeşil alanlarıyla da ünlü. Prater Parkı Viyana’nın en büyük ve en ünlü parkı. Hem yerel halk hem de turistler için popüler bir destinasyon olan bu park, geniş yeşil alanları, yürüyüş yolları, göletler ve çeşitli eğlence parkları ile dikkat çekiyor. Prater, Viyana’nın doğal güzelliklerini keşfetmek ve şehir merkezinden uzaklaşmak isteyenler için ideal bir yer.
Prater, 1766 yılında halka açılmış ve o zamandan beri Viyana’nın önemli bir dinlenme ve eğlence alanı olmuş. Zaman içerisinde de yeni alanlarla genişlemiş. Viyana’nın 2. bölgesinde yer alan Prater şehir merkezine de oldukça yakın. Stadtpark’tan yürüyerek yaklaşık 10-15 dakika mesafede.
Prater’in içerisinde;
Prater Freizeitpark: Viyana’nın en eski ve en büyük lunaparklarından biri.
Riesenrad (Dönme Dolap): Viyana’yı kuşbakışı görmek için ideal bir yer. 64 metre yüksekliğinde olan Riesenrad’ın bir turu 25 dakika sürüyor.
Fantasie-Areal: Çocuklar için özel olarak tasarlanmış bir alan olan Fantasie-Areal, çeşitli oyuncaklar, oyun alanları ve sanal gerçeklik oyunları içeriyor.
Wurstelprater: Prater’in eğlence parkında, ziyaretçilere dönme dolaplar, hız trenleri ve diğer eğlenceli atraksiyonlar sunan birçok mekân bulunur.
Lazer Tag ve Go-Kart:Macera arayanlar için lazer tag ve go-kart parkurları mevcut.
Girişin ücretsiz olduğu park günün her saati açık (Bazı bölümler-etkinlikler için ücret ödemeniz gerekebilir.)
Donauinsel
Tuna Nehri üzerinde yer alan bu ada, yaz aylarında su sporları ve açık hava etkinlikleri için popüler.
Palmenhaus
Şehrin güzel parklarından olan Burggarten içerisinde yer alan Palmenhaus dünyanın en büyük camdan yapılma kapalı bahçelerinden biri. İçerisinde tropikal ağaçlardan dev bitkilere kadar çok fazla çeşitte bitki yer alıyor. Bunların yanı sıra restoran ve bar da bulunuyor.
Viyana’nın en iyi alışveriş noktaları:
- Ringstrassen Galleries
- Kohlmarkt
- Kärntner Straße
- Graben
- Mariahilfer Straße
- Naschmarkt
- Ringstrassen Galerien
- Westfield Donau Zentrum
- BahnhofCity Wien Hauptbahnhof
Viyana’da gece hayatı:
- Onyx Bar (Bar)
- D-Bar (Bar)
- Reinthaler’s Beisl (Bar)
- Krypt.bar (Kokteyl Bar)
- Loos American Bar (Kokteyl Bar)
- Miranda Bar (Kokteyl Bar)
- O – the Club (Gece Kulübü)
- Pratersauna(Gece Kulübü)
- Celeste (Gece Kulübü)
- The Loft (Gece Kulübü)
- Club U (Gece Kulübü)
- Prater Dome (Gece Kulübü)
- Grelle Forelle (Gece Kulübü)
- Donau (Gece Kulübü)
- Flex (Gece Kulübü)
- Fluc (Gece Kulübü)
Viyana yakınlarında neler var?
- Schlosspark
- Laxenburg
- Seegrotte Madeni
- Melk Manastırı
- Klosterneuburg Manastırı
- Dürnstein
Biraz daha uzaklarda;
- Hallstatt
- Salzburg
- Bratislava (Slovakya)
VİYANA GEREKLİ BİLGİLER
Viyana neresi?
Viyana, Orta Avrupa’da yer alan Avusturya’nın başkenti ve en büyük şehridir. Tuna Nehri kıyısında, Avusturya’nın kuzeydoğu kesiminde bulunur. Hem coğrafi hem de kültürel olarak Avrupa’nın önemli kavşak noktalarından biridir.
Avusturya’nın para birimi nedir?
Euro – Avro
Viyana’da ne yenir? Viyana’ya nerede yenir?
Viyana, gastronomik açıdan zengin bir şehir ve hem geleneksel Avusturya mutfağını hem de Avrupa’nın diğer lezzetlerini deneyimleyebileceğiniz harika yerler var. Özellikle kahve kültürü tatlıları ve dünyaya mal olmuş şnitzeli ile Viyana sizi hiç hayal kırıklığına uğratmayacak.
Bu yüzden Viyana’da ne yenir, bu güzel lezzetleri nerede denemeli onu ayrı bir yazıda detaylıca inceledim. Buraya göz atabilirsiniz: VİYANA’DA NE YENİR? VİYANA’DA NEREDE YENİR?
Avusturya vize istiyor mu?
Avrupa Birliği üyesi olan Avusturya’ya girmek için Schengen vizesine ihtiyacınız var. Vize konusunda da çok sıkı kuralları olan yani vize alması zor olan ülkelerden biri. Kendilerince uygun şartlarda değilseniz öyle uzun süreli vize de alamıyorsunuz. Ancak iyi hazırlanmış bir vize başvurusu ile sıkıntı yaşayacağınızı düşünmüyorum. Özellikle vizeyi aldığınız ülkeden ilk giriş yapılmasına çok dikkat ediyorlar.
SCHENGEN VİZESİ NASIL ALINIR yazım Avusturya gibi zor bir vize için kafanızdaki soruları aydınlatmaya yeterli olacaktır. Göz atmayı unutmayın.
Yalnız gidilir mi?
Avrupa’da bir kadın gezgin olarak birçok yeri yalnız gezdim. Avusturya’ya 3 kez gittim ama hiçbirinde yalnız değildim. Ancak gözlemlerime göre şunu söyleyebilirim ki, burası da kesinlikle tek başıma rahatça gezebileceğim yerlerden biri bana göre. Ancak ben her zaman tedbiri elden bırakmadan özellikle geceleri geç saatlerde dikkatli olmakta fayda olduğunu düşünüyorum.
Viyana’ya gitmişken Hallstatt’ı da görmek isterseniz detaylı HALLSTATT GEZİ REHBERİM işinize yarayabilir.
Daha çok fotoğraf ve güncel gezilerimi kaçırmamak için instagram sayfamı takip etmeyi unutmayın: Figen Kokol
Yorumlar kapandı...