Bizim ona göl dediğimize bakmayın. Orası Vanlılar için bir deniz. Mavisi başka bir deniz. Yaşar Kemal gençliğinde gördüğü Van Gölü için “Dünyada hiçbir göl, hiçbir deniz, hiçbir su Van Gölü’nün maviliğinde olamaz. Masmavi… deli eden bir mavilik. Ne gökyüzünde vardır öyle bir mavi, ne de başka bir yerde.” demiş. Bu masmavi denizin ortasında bir inci tanesi vardır ki orası da Akdamar Adası’dır. Badem çiçekleri açtığında gittiyseniz güzelliğine çarpılır kalırsınız.

Akdamar Adası
Akdamar Adası

Aslında küçücük ve çoğunluğu kıraç bir adada insanı bunca etkileyen şeyin adanın kendisi mi yoksa adanın baktığı muhteşem manzara mıdır bunu tam açıklayamayabilirim. Ben adayı badem ağaçlarının açtığı mevsimde gördüğümden baharın bu derece yakıştığı başka bir manzara düşünemiyorum bunca zamandır. 

Adayla ilgili duyduğum efsanelerden birinde “bu adaya bir gelen, bir daha ayrılmak istemez” diyordu. Beyazlı pembeli badem ağaçları açtığında etrafınızda kaynaşan, rengarenk kelebekleri düşünün, buna karlı tepeleriyle Artos Dağı’nı ve Van Gölü’nün turkuaz sularını ekleyin. Eğer sizde benim gibi adayı bu dönemde görürseniz bu sözün ne kadar gerçek olduğunu anlarsınız.

Akdamar Adası
Akdamar Adası’nda badem ağaçları ve kelebekler

Akdamar’ı tanımaya başlamadan önce biraz Van Gölü’nden bahsetmem sanırım daha iyi olacak… VAN GEZİLECEK YERLER ile ilgili daha detaylı bilgili için bu yazıya göz atabilirsiniz.

Van Gölü: Dünyanın en büyük sodalı gölü

Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü, Van ve Bitlis şehirleri arasında uzanıyor. Nemrut Dağı’nın patlaması sonucu oluşan çöküntünün önünün kapanmasıyla ortaya çıkan volkanik bir set gölü. En başta da dediğim gibi gölden öte bir deniz gibi, bir ucundan baktığınızda sonsuzluk hissine kapılıyorsunuz. 

Akdamar Adası
Van Gölü’nde Akdamar’a yolculuk

Deniz seviyesinden 1646 metre yükseklikte olan Van Gölü’nü diğer göllerden ayıran farklı bir yapısı var. Ne benzerleri gibi tatlı suya ne de denizlerde görülen ekosisteme sahip. Suyu tuzlu ve sodalı… Bu özelliğiyle dünyanın da en büyük sodalı gölü aynı zamanda. Gölün sodalı suyu içerisindeki bioçeşitliliği sınırlandırmış. İçerisinde son döneme kadar sadece tek bir balık çeşidi yani inci kefalinin yaşadığı bilinirken son dönemde uzmanlar yeni bir balık türüne de rastlandığını açıklamışlar.

Van’ı gezerken gördüğünüz plajlar da sizi şaşırtan şeylerden biri. Gölde yüzmek mümkün olduğunda göl çevresinde bu tür tesisler görmek mümkün. 

Van Gölü üzerinde irili ufaklı dört ada bulunuyor. Bunlar Akdamar, Çarpanak, Adır ve Kuş adaları. 

Akdamar Adası

Akdamar, Van Gölü’nün ikinci büyük adası. Büyük dediğime bakmayın, 3 kilometrelik kıyısıyla aslında küçük bir ada… Adanın büyük bölümü kayalık diğer kısmında ise badem ağaçları, kilise ve etrafındaki yapılar yer alıyor. 

Akdamar Adası
Akdamar Kilisesi ve badem ağaçları

Gevaş ilçesine bağlı adanın efsaneden dolayı adı Ahtamar, Ağtamar, Akhtamar olarak da geçiyor.

Gevaş ve etrafında 8. yüzyılda Ermeni krallıkları hakimdi. 705 yılında bölgeye hakim olan Rştunik sülalesinin yok olmasından Ardzruni sülalesi Ermeni ve Müslüman beylerle anlaşarak Gevaş’ı merkez olarak Vaspurakan Krallığı’nı kurar. Kral Gagik daha sonra başkenti adaya taşır. Adaya saray, çarşı, limanı olan bir kasaba inşa ettirir. Vaspurakan Kralı I. Gagik zamanı yaptırılan bu eserlerden biri de Kutsal Haç Kilisesi’dir. 

Gagik’in ölümünden sonra zayıflayan krallık 1021 yılında yapılan anlaşmayla Bizans İmparatorluğu’nun doğu illerinden biri olur. 

Adada yaşam 16. yüzyıla kadar devam etse de Osmanlı-Rus savaşları döneminde birçok şey harap olduğundan sivil yaşam sona ermiş. Ancak kilise manastır görevini üstlenerek keşişlere ev sahipliği yapmaya devam etmiş. 1915 yılında bölgede yaşanan olaylardan sonra son kalan keşişler bölgeyi terk etmiş. 

Akdamar Adası
Akdamar Adası

Ada üzerinde günümüzde kiliseden başka küçük bir çay bahçesi bulunuyor. Kilisenin biraz ilerisinde ise Artos Dağı’nın müthiş manzarasını izleyebileceğiniz bir seyir noktası bulunuyor. 

Akdamar Kilisesi – Kutsal Haç Kilisesi

Adada günümüze kalan eserler sadece kilise ve etrafındaki binalar. Kilisenin Kudüs’ten İran’a kaçırılarak 7. yüzyılda Van civarına getirildiği iddia edilen Haç’ın bir parçasını korumak amacıyla yaptırıldığı biliniyor. Kral I. Gagik’in emriyle 915 – 921 yılları arasında inşa ettirilen kilisenin mimarı aynı zamanda bir keşiş olan Mimar Manuel.

Akdamar Adası
Akdamar Kilisesi – Kutsal Haç Kilisesi

Döneminin çok özel taş işçiliğine sahip olan bina klasik Ermeni kiliselerinin özelliklerini taşıyor. 4 yapraklı yonca biçimli haç plana sahip kilisenin dışında külahlı yapısı dikkat çekiyor. 

İki girişi bulunan kilisenin içerisindeki rölyeflerde ve dış cephedeki kabartmalarda dini ve günlük yaşamdan sahneler canlandırılmış. Bu duvar resimleri yöredeki en kapsamlı ve en erken tarihli örnekler olarak ayrıca önemli sayılıyorlar. İncil ve Tevrat’tan alınmış sahneler arasında Yunus Peygamber’in denize atılması, Hz. Meryem ve kucağında İsa, Adem ile Havva’nın Cennet’ten kovulması, Hz. Davut ile Kral Goliat’ın mücadelesi, Samson Filistinli ikilisi, ateşte üç İbrani genci, Aslan ininde Daniel sahneleri sayılabilir.

Akdamar Adası
Akdamar Kilisesi – rölyefler

Cephelerdeki yaşama dair sahnelerdeyse av sahneleri, çeşitli hayvanlar, saraydan kesitler bulunuyor. Bunlardan birinde de Kral Gagik’in kilise maketini sunarken bir sahnesi var. Zaman içerisinde binaya çan kulesi jamaton (cemaat alanı) gibi binalar eklenmiş. İlk yapıldığında bir saray kilisesiyken sonrasında bir manastıra dönüşmüş. 

Kilise uzun yıllar harap halde kaldıktan sonra 2005 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın başlattığı restorasyonla 2007 yılında tekrar hayata döndürülür. Artık müzeye dönüştürülen kilisede ilk defa 2010 yılında ayin düzenlenmesine izin verilir. Yılda bir kere yapılan bu ayin 2011 yılından sonra bölgedeki karışıklıklar yüzünden bir süre sekteye uğrasa da 2018 yılından sonra tekrar başlamış. 

Bir dönem burası Ermeni patrikliğinin başı sayıldığından bölge dini olarak büyük önem taşıyor ve bir çeşit haç yeri olarak kabul ediliyor.

AKDAMAR ADASI’nı sanal olarak gezmek için Akdamar sayfasını ziyaret edebilirsiniz. 

Akdamar Efsanesi – Ah Tamara Efsanesi

Efsaneye göre o dönemlerde ada o kadar güzelmiş ki, “bir gelen adadan bir daha ayrılmak istemezmiş”. Sadece keşişlerin yaşadığı adaya bir başka kişinin ayak basmasıysa yasakmış. Çok sert kuralları olan adanın baş keşişinin güzeller güzeli Tamara isimli bir kızı vardır. Tamara’nın güzelliğini kıskanan diğer keşiş kızları içten içe ona düşmanlık beslerlermiş. Adanın karşısında yaşayan yüzücülükte usta çoban, bir gün yüzerken ada etrafına yaklaştığında merakını yenemeyerek adaya çıkar ve Tamara’yı görerek ona âşık olur. Tamara önce delikanlıdan kaçmak ister ancak yakışıklılığından etkilenir ve bütün günü birlikte geçirirler. 

Akdamar Adası
Akdamar Adası

O günden sonra havanın güzel olduğu her akşam Tamara’nın yaktığı kandile doğru yüzen çoban ile Tamara sabahlara kadar aşklarını gizlice yaşamaya başlamışlar. Zamanla diğer keşiş kızları olaydan haberdar olurlar ve bu olayı baş keşişe haber verirler. Olanları duyan keşiş kızına hiçbir tepki vermez. Ancak o gece fırtınalı olduğundan kayalıklara gitmeyen Tamara yerine kayalıklara kandiliyle baş keşiş gider. Sürekli yer değiştirerek fırtınalı gölde çobanın gücünü kaybetmesine neden olur. 

Yorgunluktan bitkin düşen çobanın ölmeden önce yapabildiği tek şey, aşkının ismini haykırmaktır: “Ah Tamara” … Bu sesi duyan güzel Tamara ise kayalıklara koşar ve orada babasını gördüğünde olanları anlar ve sevdiğinin arkasından kendini karanlık sulara atıverir. İşte o günden sonra adanın ismi “Ah Tamara” olarak anılmaya başlanır ve zamanla Akdamar ismine dönüşür.  

Akdamar Adası’na nasıl gidilir?

Akdamar Adası’na gitmek için öncelikle Gevaş’a gelmeniz gerekiyor. Van otogarından kalkan Gevaş minibüslerine ya da Tatvan yönüne giden minibüslere bindiğinizde Gevaş ulaşmak 50 –  60 dakika kadar sürüyor. Minibüste adaya gideceğinizi söylediğinizde minibüsler sizi iskelenin girişine kadar bırakıyor. Tatvan yönünden geliyorsanız yolculuk 2 saat kadar sürüyor. Tabii, taksi de diğer bir seçenek. 2020 itibariyle Van – Gevaş minibüs ücreti yetişkin 10 TL, öğrenci 8 TL.

Akdamar Adası
Akdamar Adası‘ndan Artos Dağı

İskeleden kalkan motorlara bindikten sonra 20 – 25 dakikalık bir yolculuk sizi bekliyor. Kalkmak için sayının en az 10 olması gerekiyor. O yüzden çok bekleme ihtimaliniz var. Bunun önlemek için daha yoğun saatlerde gitmekte fayda var. 

Ücreti gidiş dönüş 20 TL. İnerken kaptan size dönüş saatini söylüyor o saatte iskelede olmanız gerekiyor. Gidiş için Gevaş’tan son sefer saati 17.00, adadan dönüşte son sefer 19.00’da oluyor.

Nisan – Ekim ayları arasında Van merkezden Akdamar’a giden deniz otobüsü seferleri var. Bunlar yalnızca hafta sonları çalışıyor. Gün içerisinde sayılı sefer olduğundan saatleri mutlaka önceden belediyenin sayfasından kontrol edin.

Akdamar Adası giriş ücreti 

Akdamar Adası
Akdamar Adası

Ada bir ören yeri olduğundan giriş için ayrıca bir ücret ödemeniz gerekiyor. 2020 yılı ücreti 25 TL. Müze kartınız varsa ücretsiz. 

0 ve 18  yaş arası ve 65 yaş üzeri yaş arası Türk vatandaşları için ücretsiz. Üniversite öğrencileri (üniversitelerin sanat tarihi, arkeoloji ve müzecilik bölümlerinde öğrenim gören öğrenciler) de ücretsiz.

Akdamar Adası
Akdamar Adası – Badem ağaçları

VAN GEZİLECEK YERLER ile ilgili detaylar için bu yazımı inceleyebilirsiniz. Doğudan başka güzellikleri merak ediyorsanız İSHAK PAŞA SARAYI – OSMANLI’NIN SON SARAYI yazım tam size göre…

Daha fazla fotoğraf ve güncel gezileri kaçırmamak için instagram sayfamı takip etmeyi unutmayın: Figen Kokol

Yorumlar kapandı...