İstanbul’da bazı semtler vardır, sokaklarında gezerken başka döneme ışınlanmış gibi hissedersiniz. Mimari dokusu, mahalle kültürü, insanları, çarşısıyla sizi başka yerlere alır götürürler. İşte Balat ve Fener de böyle yerlerin başında geliyor. Son 10 – 15 yıldır geçirdiği değişimle İstanbul’un en popüler yerlerinden biri olmayı başardı. Balat – Fener Gezi Rehberi içerisinde İstanbul’un yükselen yıldızı bu güzel semtleri gezerken görmeniz gereken yerler hakkında detaylar bulacaksınız.
Balat – Fener diyorum ama anlatacağım bölge aslında Cibali’den başlayıp Ayvansaray’a kadar uzanıyor. Birbirinin içine geçmiş semtler olduğundan hepsini birlikte anlatmaya çalıştım.
Balat – Fener neresi?
İstanbul’un en eski semtlerinden olan Balat, şu an Fatih ilçesine bağlı, Haliç kıyısı boyunca uzanan bir semt. Roma İmparatorluğu döneminde surlar dışında olan bölge Doğu Roma İmparatorluğu döneminde surların genişletilmesiyle merkezi yerleşim yerlerinden biri olmuş.
Balat – Fener semtleri 1990’lara kadar biraz ihmal edilmiş olsa da bu tarihten sonra yaşadığı dönüşüm projeleriyle şimdinin en popüler semtlerden biri oldu. Burası üç dinin birlikte yaşadığı, sokaklarında çocukların koşturduğu, teyzelerin kapı önlerinde sohbet ettiği, halen camdan cama çamaşırların asıldığı, balkonlardan bakkala sepetlerin indiği yaşayan, çok kültürlü bir semt. Bu yüzden de sokaklarına yansıyan bu renkli mozaik herkesin ilgisini çekiyor. Bir de fotoğrafla ilgileniyorsanız burası tam size göre…
Tarihte Balat
Balat’ın o zamanlardaki önemi bölgede bulunan Vlaherna (Blachernae) Sarayı’ndan geliyor. İsminin “saray yeri” anlamına gelen “palation” kelimesinden geldiği biliniyor. Sahil deniz ulaşımına uygun olduğundan bölge bir giriş kapısı görevi üstlenmiş. Haliç surları üzerindeki Balat Kapısı deniz yoluyla saraya gelenlerin kullandığı kapı olmasından dolayı bölge her zaman önemli bir yer olmuş. Depremde yıkılan kapı şu an yok ama yeri belli oluyor.
Tarih boyunca bölgede Museviler ağırlıklı olarak yaşamışlar. 2. Beyazıd döneminde 1492 yılında İspanya’dan getirilen 200 bin kişilik Musevi nüfus ile daha sonra Makedonya’dan gelen daha küçük bir Musevi grup da buraya yerleştirilmiş. Daha azınlıkta olsa da Ermeniler ve Türkler hep birlikte burada birlikte olmuşlar. Yıllar sonra Musevi nüfusun farklı bölgelere göçüyle buraları Karadeniz başta olmak üzere Anadolu’dan birçok göç almış.
19. yüzyıl dönüm noktası
Tarih boyunca Balat birçok yangın geçirmiş. Birçok bölge yeniden inşa edilmiş. Bu dönemki hali ise 18. yüzyıl sonları 19. yüzyılın başlarında şekil almaya başlamış. Tuğladan cumbalı evler bu dönemlerden kalma…
Ancak asıl değişim 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra yaşanmış. Balat sahili fabrikalar, imalathaneler, mezbahalarla dolunca çehre değişmiş. Bunların kirlettiği Haliç’ten kokular yükselirken üretim yerleri, kıyı ile iç kesimlerin bağlantısının kesilmesine neden olmuş. 1990’larda bölgede ıslah çalışmaları başlatan belediye, fabrika ve imalathaneleri kaldırarak buralar yeniden düzenledi. Sahilde geniş yeşil alanlar yarattı.
İsrail devleti kurulduktan sonra Balat’tan çok fazla Musevi nüfusu buraya göç ederken maddi durumu iyi olanların birçoğu da şehrin hareketlenen diğer bölgelerine taşınmış. Halen az da olsa bölgede Musevi ve Ermeni nüfusu yaşamaya devam ediyor.
2003 yılında UNESCO’nun desteklediği projeyle Fener ve Balat çehresi yenilenmeye başladı. Eski evlerin bir kısmı onarıldı, çarşıya hayat verilmeye çalışıldı ve bu düzenlemeler 2008’de tamamlandı. Hareketlenmeye başlayan bölge yavaş yavaş insan çekmeye başladı. 2012 gibi bölgedeki evler baştan boyandı. Birkaç farklı kafe açılmasıyla hayat bir anda renklenmeye başladı.
İnsanlar Balat’ı keşfediyor
Özellikle Taksim-Beyoğlu’nun çehre değiştirmesinden rahatsız olan entelektüel kesim buraya kaydı. Evler aldılar, kafeler açtılar. Butikler, vintage mağazalar, atölyeler açılmaya başladı. 3-4 yıl içinde değişim takip edilemez oldu. Bunların üzerine bazı dizilere sahne olan Balat sokakları neredeyse tüm Türkiye’nin dikkatini çekti. Bunun yanı sıra renkli evlerin, hareketli sokakların – kafelerin fotoğrafları sosyal medyaya düşünce asıl hareket o zaman başladı.
Artık Fener – Balat sokakları ne zaman gitseniz dolu. Hayatın canlanması her ne kadar birçok kişiyi memnun etse de eski esnaf kiraların yükselmesinden şikâyet ediyor. Baş edemeyenlerse yerlerini yeni kafe ya da dükkanlara devrediyor maalesef.
Hayatınızda bir kere de olsa Fener’e, Balat’a gidin. Rengarenk sokaklarında dolaşın, antikacı dükkanlarına girin, mezatlara katılın, tarihi fırınından çaya bandırmak için galeta alın, çayınızı – kahvenizi yine birbirinden renkli kahvecilerde yudumlayın. Farklılıkların ve renklerin hayat bulduğu bölgeyi eminim çok seveceksiniz.
Balat – Fener gezi rehberi içerisinde başta da dediğim gibi aslında Cibali – Fener – Balat – Ayvansaray bölgesini kapsayan yerleri bulacaksınız.
Balat – Fener gezi rehberi – Öneriler
Tarihi binalar
Balat da Fener de İstanbul’un en eski semtlerinden. Eski Bizans’ın yönetim merkezine yakınlığı ve surlar içinde olması nedeniyle bölge her zaman önemini korumuş. Fatih Sultan Mehmet bölgeye özel ilgi göstermiş, eski eserler korunurken bir yandan yeni yapılar eklemiş. Bu yüzden Balat – Fener hem Roma – Bizans döneminden hem de Osmanlı döneminde kalma eserlerle dolu. Bölgeyi gezerken İstanbul’un 18 – 19. yüzyıllardaki yeni yüzüne ve 20. yüzyılda geçirdiği dönüşüme şahit olacaksınız…
Renkli binalar, sinagoglar, kiliseler, camiler, hamamların her biri birbirinden değerli.
Balat – Fener’de görebileceğiniz tarihi binalar:
Ayakapı Hamamı
Cibali Kapısı
Özel Fener Rum Lisesi
Fener Rum Patrikhanesi
Aya Yorgi Kilisesi
Metroloji Kilisesi
Gül Cami
Sveti Stefan Bulgar Kilisesi
Küçük Mustafa Paşa Hamamı
Özel Maraşlı Rum İlköğretim Okulu
Moğolların Meryem Kilisesi (Kanlı Kilise)
Balat Kültür Merkezi
Tahta Minare Cami
Yanbol Sinagogu
Ahrida Sinagogu
Balat Surp Hreşdagabet Ermeni Kilisesi
Ferruh Kethuda Cami
Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
Camhane Sanat Merkezi
İlginç sokaklar ve görülmesi gereken mekanlar
Balat’ta sizi en çok eğlendirecek şeylerden biri sokaklar olacak. Renkli sokaklar, renkli evler, merdivenleri gördükçe fotoğraf çekmeyi bir an olsun bırakamayacaksınız. Hele mevsim bahar ya da yazsa hayatın nasıl sokaklara taştığına şaşıracaksınız.
Aynı zamanda eski fabrikadan gösterişli bir üniversiteye dönüşen Kadir Has Üniversitesi, içindeki Rezzan Has Müzesi, Oyuncak Müzesi, Hobit Evi gibi birçok ilginç mekan yine bu semtte göreceğiniz yerler arasında.
Balat – Fener’in meşhur sokakları:
Merdivenli Yokuş
Mürselpaşa Caddesi – Renkli evler sokağı
Kiremit Caddesi Evleri – Ünlü renkli evler
Merdivenli Mektep Sokak – İncir Ağacı Kahvesi yanı
Sancaktar Yokuşu – Yuvarlak evli sokak – Kırmızı Mektep
Yıldırım Caddesi – Kafe-vintage dükkanlar ve restoranlar
Vodina Caddesi – Ana cadde
Leblebiciler Sokağı – Çıfıt Çarşısı
Cibali Şerefiye Sokak
Görülmesi gereken diğer mekanlar:
Kadir Has Üniversitesi
Cibali Tütün Fabrikası
Rezzan Has Müzesi
Balat Oyuncak Müzesi
Molla Aşkı Teras Cafe
Hobit Evi
Antikacılar / mezat evleri ve vintage dükkanlar
Fener – Balat’ta yapacağınız en ilginç şeylerden biri de mezat evlerinde bir mezata katılmak olacak. Genellikle antikacıların pazar günleri yaptığı mezatlara katılım serbest. İster alın isterseniz sadece izleyin size kimse karışmıyor. Bazen bir kibrit kutusu bazen yüzyıllık bir kasenin nasıl da heyecanla satıldığını görünce kendiniz de bir şeyler almadan çıkamayacaksınız.
Meraklısı mısınız bilmiyorum ama Balat’ta ikinci el eşya ya da kıyafet satan dükkanlar da son dönemde açılan yerler arasında. Buralarda her zevke göre bir şeyler mutlaka buluyorsunuz.
Antika ve mezat evleri:
Fener Antik Mezat
Mekân Antik
Maison Balat (Hem kafe hem antikacı)
Terekeci
Büyülü Fener
Anılar Eskici Dükkânı
Çıfıt Çarşısı ve çevresi
Vintage dükkanlar:
Kulis Vintage
Backstage Vintage
Rag’n Roll Vintage
Atölye ve tasarım dükkanları
Fener ve Balat’ın yeni mekanları arasında en çok göreceğiniz yerler, farklı farklı konularda düzenlenen atölyeler olacak… Neredeyse her sokakta seramik atölyesi görebiliyorsunuz. Bunların bir kısmında satış yapılıyor, bir kısmında isteyenler ders alabiliyor.
Seramiğin yanı sıra cam atölyeleri, ahşap ürünler ve tabela boyama gibi farklı alanlarda atölyeler ve tasarım dükkanları bulabiliyorsunuz.
Atölyeler:
Cam atölyesi 1200 derece cam – Cam işleri
Tabela Atölyesi – Klasik tabela, branding, logo
Atölye Kafası – Ahşap ürünler
Balart – Seramik
Elif Acar Seramik Atölyesi
Çamurotu Seramik Atölyesi
Tasarım dükkanları:
Bazen Açık Dükkân
Rafcrafts
ManuMundi
Ünlü fırın ve yiyecek satan yerler
Fener ve Balat sokaklarında gezerken göreceğiniz gibi yeni nesil kafeler, kahve dükkanları, restoranlar çok rağbette ama bölgeye geldiğinizde buraya ait tatları ve lezzetleri de denemenizi öneririm. Küçük esnafa destek verebilmek açısından bu çok önemli…
Yerel tatlar:
Balat Merkez Şekercisi
Balat Turşucusu
Tarihi Taş Fırın Evin Unlu Mamulleri
Yeme içme mekanları
Balat ve Fener hakkında bilgi ararken en çok merak edilen başlıklardan biri bu oluyor sanırım. Çünkü keyifli bir gezinin ardından vereceğiniz molada, güzel yiyeceklerin tadına bakarken yorgunluk atabileceğiniz bir yerler olması çok önemli. Bana bu tür yerlerde otururken semtin gerçek havasını hissedebiliyor, etrafı gözleyebiliyorsunuz gibi geliyor. O yüzden özellikle ilk defa gittiğimiz yerlerde böyle mekanları keşfetmek iyi hissettiriyor insana.
Fener de Balat da bu açıdan çok zengin. Belki de bu kadar tutulmasının sebebi de birbirinden otantik birçok kafenin olması. Birçoğu gerçekten kendine has ve özellikli mekanlar. Ben en popülerlerini burada toplamaya çalıştım ama genel olarak semtte rastgele gireceğiniz mekanların çoğu, sizi üzmeyecek nitelikte.
Balat şimdiki Balat olmadan da yeme – içme anlamında çok önemli mekanlara sahipti. Bunlardan Agora Meyhanesi yıllardır ayakta ve aynı kalitede. Balat’ın en önemli simgelerinden biri şimdi. En az onun kadar ünlü Cibali Balıkçısı ve Barba Vasilis’e de mutlaka uğramalısınız.
Kafeler ve kahveciler:
By Harve
Casa Cooklife
Pop’s Balat
Cafe Naftalin
Coffee Department
Cumbalı Kahve
Kadraj
Balat Coffee and Guide
Perispri Cafe
Cafe Vodina
İncir Ağacı Kahvesi
Maide Cafe
Mare Mosso
Bi’Yudum
Coffee Department
Artcolist
Brew Coffee Works
Nefa Coffee & Co.
Balat Fida Cafe
Vanilla Cafe
Velvet Balat
Smelt & Co.
Forno
Restoranlar – Lokantalar:
Fındık Kabuğu Restoran
Pavita Mantı
Asitane
Primi
Namlu Köfteci (Bu esnaf lokantasının köftesi ve kuru fasulyesi favorim)
Balat Sahil Restoran
Meyhaneler:
Agora Meyhanesi
Barba Vasilis
Cibalikapı Balıkçısı
Balat’a nasıl gidilir?
Balat birçok yere göre kolay ulaşılır semtlerden biri. Eminönü üzerinden gelmek ise en kolay yol olacak sanırım. Çünkü birçok yerden buraya farklı şekillerde ulaşım imkânı bulabiliyorsunuz. Tramvay, Marmaray, metro, otobüs hatları ya da ŞEHİR HATLARI‘nın hepsini kullanma imkanı var.
Hatta dilerseniz 20 – 25 dakikalık bir yürüyüşle Fener’e oradan da Balat’a ulaşabilirsiniz. Bunun için en iyi başlangıç noktası Eminönü ya da Karaköy olacaktır. Eminönü’nden direk Haliç’e doğru yürümeniz gerekiyor. Karaköy’den geliyorsanız Metro Köprüsü’nü, Atatürk Köprüsü’nü ya da Galata Köprüsü’nü kullanabilirsiniz.
Otobüsler için yine önce Eminönü’ne gelmeniz işinizi oldukça kolaylaştıracak. Galata Köprüsü’nün Haliç tarafındaki otobüs duraklarından Haliç – Eyüp yönüne giden otobüslerin güzergâhı buradan geçiyor. Aynı zamanda Taksim’den gelen bir otobüs hattının yanı sıra Ayazağa – Yenikapı Hattı da Balat’a giderken kullanabileceğiz otobüslerden biri.
Eminönü – 33ES, 36CE, 399B, 399C, 44B, 48E, 55T, 99, 99A, 99Y
Taksim – 55T
Yenikapı – 41Y
Deniz yolu ile Kadıköy’den ya da Üsküdar’dan bağlantı yapabilirsiniz. Kadıköy’den geliyorsanız Eminönü’nden sonra yine otobüs – tramvay – yürüyüşle Fener – Balat’a ulaşabilirsiniz.
Üsküdar’dan geliyorsanız Eminönü hattının yanı sıra Haliç hattını kullanarak Fener – Balat iskelelerinden birinde inerek kısa bir yürüyüşle renkli sokaklara ulaşabiliyorsunuz.
Bu arada 2021’de hizmete giren yeni tramvay hattı Eminönü – Alibeyköy arasında işliyor. Kalkış yeri için Atatürk Köprüsü’nün biraz ilerisine kadar yürümeniz gerekiyor ama işinizi fazlasıyla kolaylaştırıyor.
İstanbul’da gezecek yerler arıyorsanız şu yazılar size yardımcı olabilir:
AVRUPA YAKASI GEZİLECEK YERLER
Ayrıca çikolata sevenlerin bayıldığı İSTANBUL’UN EN İYİ ÇİKOLATACILARI yazım da hoşunuza gidebilir.
Daha çok fotoğraf ve güncel geziler için instagram sayfamı takip etmeyi unutmayın: Figen Kokol
Yorumlar kapandı...